ŞEHİDİMİZİ SOSYAL MEDYADAN UĞURLADIK!

Pazartesi akşamıydı. Saat 18.00 gibi bir şehidimiz olduğu haberini aldık. Hemen bilgilerine ulaşmaya çalıştık. Balışeyh’in  Kırlangıç Köyü nüfusuna kayıtlı 1994 doğumlu Piyade Uzman Çavuş Halil Çelebi. Kuzey Irak’da Goraspi Üs Bölgesi’nde araç emniyetini sağlarken hain terör örgütü PKK’nin taciz ateşi sonrası şehit düşmüştü Çelebi. Haberini 9.30 gibi girdik. Çünkü ailesine haber verilmesini bekledik. Evlatlarının şehit haberini sanal dünyadan öğrenmemesi gerekirdi. Öyle de oldu.

Sonra sosyal medya  bir anda Şehit Halil Çelebi’nin resimleri ile doldu. Binlerce Kırıkkaleli, Çelebi’nin resmini kullanarak şehit düştüğünü duyuruyor ve taziyelerini iletiyordu. Şehitten helallik isteyenler,  ‘sen hakkını helal et şehidim’ diyenler vardı. Sabaha kadar Facebook’da sadece Şehit Halil Çelebi’nin şehitliği konuşuldu.

Bize gelen ilk bilgilerde taciz ateşi sonrası şehit düşüğü şeklindeydi. Gün ağardığında Şehit Çelebi’nin kahramanlığını da öğrendik.  Kırıkkale’nin evladı Çelebi, hain terör örgütü PKK’nın saldırısı anında kendini ateşin önüne atmış. Edindiğimiz bilgilere göre hain kurşunlara vücudunu siper ederek en az 5 arkadaşını kurtarmış.

Şehit Çelebi düğününü geçen yıl yapmış. Henüz bir yıllık evli. Arkasında anne babası ile birlikte bir eş ve 2 kardeş bıraktı.  Halil Çelebi, o gün şehit olan tek isimdi. Öğle namazında Nur Camii’nde cenaze namazı kılındı. Cami avlusuna baktım adeta boştu. Sosyal medyada yazılanlara bakınca normalde o avlunun hınca hınç dolması gerekirdi.  Olmadı. Yarısı değil ancak 3’te 1’i doluydu.

 Cenazeye katılan protokole baktım. Milli savunma ve turizm bakan yardımcıları, şehrin vekilleri, vali, bazı belediye başkanları, il başkanları, birkaç il müdürü.  250’ye yakın polis bir o kadar asker. O gün tek şehit cenazesi olmasına rağmen, Ankara’nın burnunu dibinde olmamıza rağmen iktidar bakan yardımcısı düzeyinde katılım gösterdi. Peki muhalefet; yerel temsilcileri harici bir kişi bile yoktu.  Partilerin genel merkezlerinden kimse gelmedi.

Dün ilk defa bir şehit cenazesinin bu kadar düşük katılımlı olduğunu gördüm. Üzüldüm.  Kimse bana pandemiyi falan bahane etmesin. Akşamları Atatürk Bulvarı’na bakarsak, tatil beldelerine bakarsak pandemi asla bir bahane olamaz. Sosyal medyada ‘asıl sen hakkını helal et’ diyenlerin yarısı gelse o avlu dolardı. Gelmediler. Sosyal medyadan uğurladılar şehidi. Evet şehit cenazesi  yarım saat gecikti. Belki onu da derler ama ne yapsın vatanı için can veriyordu. O kadar gecikmeyi hoş görmeliydik.

Ey Şehitler Diyarı Kırıkkale’nin halkı. Sorması ayıpda dün neredeydiniz? Evet evet gördüm sosyal medyadaydınız…

SU KESİNTİSİ İLE İLGİLİ MERAK ETTİKLERİM VAR 

İki gündür şehitle birlikte gündemin diğer ana konusu şehirde ki su kesintisi oldu. Yine 1600’lük ana boruda yaşanan arıza nedeniyle şehir yaklaşık 30 saat susuz kaldı. Boru kul yapımıdır arıza olur, patlar, tamir edilir ona diyecek birşeyim yok. Önemli olan bu sorunun çözümüne ilişkin çalışmalar yapılıp yapılmaması. Diğer taraftan su gelmeye başlayınca belediyeye de teşekkür edenleri gördüm. Onu da anlamadım. Yani arıza tamir edildi diye niye belediye başkanına teşekkür edilir çözemedim. Tamir edilmemesi mi bekleniyordu? Sonuçta 30 saat susuz kalmış bu şehir.  Başkanın görevi de o sorunu çözmek.  Onun için maaş alıyor, onun için seçiliyor, başkanlık koltuğunda  bu nedenle oturuyor.  ‘Teşekkürler başkanım arızayı tamir ettirdiniz’. Yok ettirmeyecek miydi? 'Kendi haline bırakın' mı diyecekti? Neyse burada merak ettiğim birkaç konu var onları soracağım ve biliyorum ki yine cevap verilmeyecek;

1. 7 milyon liraya malolan ve alternatif su kaynağı denilerek müjde şeklinde hizmete açılan Halfeli Su Tesisi’nin yapılış amacı nedir?  Tesisin açılmasından sonra Yeşilvadi Su Arıtma Tesisi’nin elektrik gideri düşecek denilmişti düştü mü? Bu Halfeli Suyu'nun, su kesintilerine karşı bir faydası var mı?
2. Bundan birkaç yıl önce yine ana boruda yaşanan arıza sonrası tali bir boru olduğu ortaya çıkmıştı. Dün 'ikinci hat yok mu diyen’ bir vatandaşın paylaşımının altında geçmiş belediye başkanlarından Mustafa Pekdoğan sosyal medyadan şöyle bir yorum yaptı; ‘Yedek hat vardır. İkinci hattı devreye alamıyorlar çünkü vanaları bozukmuş. Arıtma tesisi yapılırken Kırıkköyü depolarına kadar çift hat yapıldı. Biri 1600’lük  diğeri 2000’lik çelik borudur’. Pekdoğan, arıtma tesisi yapılırken başkan olduğu için konuya hakim. Söylediğine de itibar etmek lazım. Daha önce ki arızada ikinci hattın varlığını ortaya çıkaran da Haberkale İmtiyaz Sahibi Murat Tanır’dı. Konuyla ilgili bir haber yapmıştı ve haber üzerine Başkan Saygılı basın toplantısı düzenleyerek ikinci hattı doğrulamış, hatta bunun devreye girmesi için gerekenin yapılacağını söylemişti. Buradan ben tekrar soruyum; ikinci hat neden devreye alınmıyor?
3. Mevcut şebekede son aylarda sık sık patlaklar oluşuyor ve şehirde kısmi su kesintileri yaşanıyor. Bununla ilgili bir çalışmanız var mı?